Sigara Nedir? Sigara Nasıl Üretilir, insan sağlığına Zararları Nelerdir, Pasif içiçilik Nedir, Nasıl Bırakılır, SigetaSbıraktıktan Sonra Neler Olur, Şaşırtıcı bilgiler.
Belirtilen zehirlerin sağlımıza verdiği sayısız zararlardan bazıları şunlardır:
Peki Pasif Sigara içiçiliği Kansere yol açarmı?
Sigara nedir?
Tütünün çok ince olmak üzere kağıda silindir biçiminde sarılmasından oluşur. Eski tarihler de tiryakilerin elle sardıkları sigara, sonraki yıllarda makinelerle yapılmaya başlandı.
1861, 1875 tarihleri arasında ilk sigara makineleri üretildi. Decoufl6 adında bir Fransız, 1880 yılında yapmış olduğu bir sigara makinesini Fransız Rejisi'ne kabul ettirmeyi başarmış.
O tarihlerde dakikada 600 - 800 sigara sarabilecek kapasitede olan makineler bugün ise dakikada 1.300, 1.600 sigara verirler.
1861, 1875 tarihleri arasında ilk sigara makineleri üretildi. Decoufl6 adında bir Fransız, 1880 yılında yapmış olduğu bir sigara makinesini Fransız Rejisi'ne kabul ettirmeyi başarmış.
O tarihlerde dakikada 600 - 800 sigara sarabilecek kapasitede olan makineler bugün ise dakikada 1.300, 1.600 sigara verirler.
Kıyılmış tütünlerin tütün yapraklarına sarılmış şekline üst üste sarılmış tütün yapraklarından yapılan sigaralara da puro adı verilir. Sigaralar genel olarak 10, 20, 50 tanesi bir arada paketlenmiş halde satışa çıkarılır.
Paketleme işi de makineler tarafından yapılır. İlk paketleme makineleri 1905 yılında Fransa'da icat edildi. Bugün dakikada ise 120 paket veren makineler kullanılıyor.
Paketleme işi de makineler tarafından yapılır. İlk paketleme makineleri 1905 yılında Fransa'da icat edildi. Bugün dakikada ise 120 paket veren makineler kullanılıyor.
Sigaranın ortaya çıkışı tütünün farklı şekillerle hazırlanıp içilmesinden sonra olmuştur. Geçmişte tütünün sebze yapraklarına sarılıp hazırlanan sigara, Fransa’da Seville dilencilerinin izmarit artıklarının tütününü kağıtlara sararak içmesine birlikte yeni şekil almıştır.
Bunun ardından sigara için ince özel kağıtlar imal edildikten daha sonra, tütün el yardımıyla kağıtlara sarılmaya başlandı. Sigarayı elle yardımıyla sarmak zor olduğu için zamanla bundan dolayı sigara makinası üzerinde çalışmalar olmuş, 1861, 1875 yılları arasında sigara imal eden üreten makinalar yapılmıştır.
Bunun üzerine ileriki yıllarda sigara üretimi için fabrikalar kurulmuştur. Sigaranın kalitesini daha da arttırmak amacıyla paketleme ve filitreleme işlemlerine yenilikler getirilmiştir.
Bunun ardından sigara için ince özel kağıtlar imal edildikten daha sonra, tütün el yardımıyla kağıtlara sarılmaya başlandı. Sigarayı elle yardımıyla sarmak zor olduğu için zamanla bundan dolayı sigara makinası üzerinde çalışmalar olmuş, 1861, 1875 yılları arasında sigara imal eden üreten makinalar yapılmıştır.
Bunun üzerine ileriki yıllarda sigara üretimi için fabrikalar kurulmuştur. Sigaranın kalitesini daha da arttırmak amacıyla paketleme ve filitreleme işlemlerine yenilikler getirilmiştir.
Sigaranın içilip içilmemesi Avrupa, Amerika ve bütün memleketlerde, bit çok açıdan ele alınarak incelenmektedir. Amerika da ise sigara içenlerin çoğunluğunun orta tabaka altındaki şahıslar olduğu istatistik kayıtlarla tespit edilmiştir. Amerika ve Avrupa şehirlerinde otobüs, tren ve uçaklarda sigara içenlerle içmeyenler ayrı yerlerde oturmaktadır.
Bunu sağlamak için kolay görülebilecek yerlere ikaz yazıları ve resimleri asılmaktadır. Sigara sarfiyatını azaltmak için ekonomik, eğitim ve sınırlama şeklinde tedbirler alınmaktadır.
Bunu sağlamak için kolay görülebilecek yerlere ikaz yazıları ve resimleri asılmaktadır. Sigara sarfiyatını azaltmak için ekonomik, eğitim ve sınırlama şeklinde tedbirler alınmaktadır.
Tütünü ilk Olarak içip kullananlar Amerikanın yerlileridir. Bu kıtanın keşfinden sonra Avrupa’ya getirilen tütün, zamanla daha da büyük ticari değer kazandı.
Türkiye'de tütünün kullanılmaya başlanma tarihi ise 1605 yılına denk gelir. Önceleri tütün içilmesi önlenmesi, engellenmesi istenmiş, hatta Padişah Murat IV, tütün kullananlara ölüm cezası bile vermiş. Ancak tütün tiryakiliğinin önü alınamamıştır.
Aksine kuvvetli bir alışkanlık meydana getirdiği için de çabucak ve geniş ve büyük ölçüde yayılmıştır.
Türkiye'de tütünün kullanılmaya başlanma tarihi ise 1605 yılına denk gelir. Önceleri tütün içilmesi önlenmesi, engellenmesi istenmiş, hatta Padişah Murat IV, tütün kullananlara ölüm cezası bile vermiş. Ancak tütün tiryakiliğinin önü alınamamıştır.
Aksine kuvvetli bir alışkanlık meydana getirdiği için de çabucak ve geniş ve büyük ölçüde yayılmıştır.
Sigaranın zararlı ham maddesi nikotin dir. Nikotin çok zehirli bir alkoloittir. Ağız tarafından bir defada alınacak 1-2 santigram nikotin insanı hemen öldürür.
Tütündeki nikotin çok yüksek olduğu halde zehirlememesinin nedeni büyük kısmının parçalanması ve dumana geçmemesidir. Sürekli sigara içenlerde zamanla birçok organik bozukluklar meydana gelmektedir. Kalp çarpıntısı, astım, damar sertliği, tansiyon yükselmesi, göz bozuklukları, baş ağrıları, uykusuzluk, sinirlilik, sindirim sistemi bozuklukları ve kanser bunların başında gelir.
Tütündeki nikotin çok yüksek olduğu halde zehirlememesinin nedeni büyük kısmının parçalanması ve dumana geçmemesidir. Sürekli sigara içenlerde zamanla birçok organik bozukluklar meydana gelmektedir. Kalp çarpıntısı, astım, damar sertliği, tansiyon yükselmesi, göz bozuklukları, baş ağrıları, uykusuzluk, sinirlilik, sindirim sistemi bozuklukları ve kanser bunların başında gelir.
Sigara içindeki nikotin'in bağlandığı doğuştan vücutta olan nikotinik reseptörler sigara içildikçe artar, zamanla bunları rahatlatmak için içilen miktarda ister istemez artmaya başlar.
Sigara bırakılınca bu reseptörler rahatsız olur ve bir süre yoksunluk sendromu belirtileri görülür.
Ancak zaman ile bu reseptörlerin sayısı azalmaya başlar ve yoksunluk sendromu belirtileri azalır. Sigara dumanı ağız yoluyla akciğere çekilirken nikotin az da olsa ağızdan ve dilden kana karışmaya başlar. Büyük bir kısmı akcigerde bronşlardan ve broncuklardan kana karışır, bulaşır.
Sigara bırakılınca bu reseptörler rahatsız olur ve bir süre yoksunluk sendromu belirtileri görülür.
Ancak zaman ile bu reseptörlerin sayısı azalmaya başlar ve yoksunluk sendromu belirtileri azalır. Sigara dumanı ağız yoluyla akciğere çekilirken nikotin az da olsa ağızdan ve dilden kana karışmaya başlar. Büyük bir kısmı akcigerde bronşlardan ve broncuklardan kana karışır, bulaşır.
Aksondan aksona elektirik yoluyla geçen uyartı, aksondan dentrite kimyasal paketcikler yoluyla geçer. Beyine kadar gelen nikotin bu geçişte bir kimyasal paket olarak geçer ve dentritte uyartıya neden olur. Bu uyarı sayesinde beyin keyif verici hormonlar üretmek için emir verir. Bu sayede sigara keyif vermeye başlar.
Aynı keyfi bir daha tatmak isteyen beyin "sigara iç kullan" emrini verir. İnsan emri her yerine getirişinde bağımlılık artar. Bunun ardından Artık bir tiryaki olmuşsunuzdur.
Sigara'nın kullanan kişiye ve çevresine verdiği zarar bir çok kanıtla sabitlenmiştir. Ancak fiziksel bağımlılık bırakmayı zorlaştırır. Yardımcı yöntemler olsa da en etkili bırakma yöntemi kişinin birden bire kendi iradesi ile sigarayı terk etmesidir.
Aynı keyfi bir daha tatmak isteyen beyin "sigara iç kullan" emrini verir. İnsan emri her yerine getirişinde bağımlılık artar. Bunun ardından Artık bir tiryaki olmuşsunuzdur.
Sigara'nın kullanan kişiye ve çevresine verdiği zarar bir çok kanıtla sabitlenmiştir. Ancak fiziksel bağımlılık bırakmayı zorlaştırır. Yardımcı yöntemler olsa da en etkili bırakma yöntemi kişinin birden bire kendi iradesi ile sigarayı terk etmesidir.
Sigara Nasıl Üretilir?
Sigara toplanıldıktan sonra kurutulan tütünler, yaklaşık olarak üç sene kadar depolarda kendi haline bırakılır. Daha sonra sigara fabrikalarında tütün tozundan arıtılarak özel nemlendirme odalarında özel işleme tabi tutulur. Seri şekilde nemlendirme ve kurutma devam eder
Daha sonra tamburlar içinde döndürülerek yapılacak sigaranın türüne göre, çeşitli kalitedeki tütünler karıştırılır. Bu harmanlanan tütün tekrar özel nemlendirme odalarında beklemeye bırakılır. Bunun ardından tütün döner bıçaklarla ince bir şekilde kıyılır.
Kıyıldıktan sonraki işlemde birkaç gün sonra, silindir tüp haline getirilmiş kağıtlar içine otomatik olarak doldurum işletim gerçekleşir.
Daha sonra tamburlar içinde döndürülerek yapılacak sigaranın türüne göre, çeşitli kalitedeki tütünler karıştırılır. Bu harmanlanan tütün tekrar özel nemlendirme odalarında beklemeye bırakılır. Bunun ardından tütün döner bıçaklarla ince bir şekilde kıyılır.
Kıyıldıktan sonraki işlemde birkaç gün sonra, silindir tüp haline getirilmiş kağıtlar içine otomatik olarak doldurum işletim gerçekleşir.
İki sigara ilk önce filitreye tutturulur, daha sonra ikiye bölünür. Standard bir sigara makinası dakikada 1200 sigara hazırlayabilmektedir. Makinalarda sigaraların 20'şer li paket selofanlı hale getirilmesi kısa bir sürede olur. Her sigarada tütünün seyrekliği ışınla kontrol edilerek, yapılan bütün sigaraların eşit şekilde olması sağlanır.
Sigaranın asıl ana kısmı tütün olduğu için, dumanı nikotin ve katran ihtiva eder. Sigaranın katranını azaltmak için öncelikle kaliteli tütün seçilir. Üretim esnasında uzun, ince ve filitreli olarak yapılır sigara. Sigaranın yanan ucuyla ağız arasındaki kısmı mesafe ne kadar çok ise vücuda bir o kadar az nikotin gider.
Sigaranın asıl ana kısmı tütün olduğu için, dumanı nikotin ve katran ihtiva eder. Sigaranın katranını azaltmak için öncelikle kaliteli tütün seçilir. Üretim esnasında uzun, ince ve filitreli olarak yapılır sigara. Sigaranın yanan ucuyla ağız arasındaki kısmı mesafe ne kadar çok ise vücuda bir o kadar az nikotin gider.
Kuru tütünler ise yaşlardan daha fazla, hızlı çekenler yavaş çekenlerden fazla, ciğere çekenler dudak tiryakilerinden fazla nikotin almaktadır. Türkiye’de sigara imalatı üretimi Tekel idaresi ve özel şirketler tarafından yapılmaktadır. Tütünlerin cinsine göre muhtelif isimler altında sigaralar mevcuttur.
Sigaranın İnsan Sağlığına Zararlarları Nelerdir?
Sigarada bulunan zehirler aşağıda yazıldığı gibidir.
Diridin, benzopirin, aldahit, formik asit, siyaritrik, amonyak, aseton, karbonik asit, karbon, dioksit, glütonik asit, nikotin.
Belirtilen zehirlerin sağlımıza verdiği sayısız zararlardan bazıları şunlardır:
1) Sindirim Sistemi
Yeme içme isteğini (iştahı) azaltır.
Sindirimi zorlaştırır.
Dişleri sarartır, çürütür.
Mide hastalıklarına yol açar.
Kalın parmak spazmına neden olur.
Sindirimi zorlaştırır.
Dişleri sarartır, çürütür.
Mide hastalıklarına yol açar.
Kalın parmak spazmına neden olur.
2) Solunum Sistemi
Öksürtür, balgama neden olur.
Gırtlak kanserine yol açar.
Bronşit hastalığına sebep olur.
Akciğer hastalığı ölme riski, sigara içenlerde 6 kat daha fazladır.
Akciğer kanserinin en önemli nedenidir.
Gırtlak kanserine yol açar.
Bronşit hastalığına sebep olur.
Akciğer hastalığı ölme riski, sigara içenlerde 6 kat daha fazladır.
Akciğer kanserinin en önemli nedenidir.
3) Dolaşım Sistemi
Damar sertliğine yol açar.
Kol, bacak damarlarında tıkanıklığına sebep olur.
Kalp krizi öncesine ortam hazırlar.
Kol, bacak damarlarında tıkanıklığına sebep olur.
Kalp krizi öncesine ortam hazırlar.
4) Sinir Sistemi
Uyku düzeninin bozulmasına neden olur.
Hafızayı zayıflatır.
İrade gücünü azaltmaya neden olur.
Görme bozukluğuna neden olur.
Hafızayı zayıflatır.
İrade gücünü azaltmaya neden olur.
Görme bozukluğuna neden olur.
Ayrıyeten;
B ve C vitaminlerini azalmasına yol açar.
Canlılığı azalmasına neden olur.
Cildin buruşmasına yol açar .
Kemiklerin kireçlenmesine neden olur.
Canlılığı azalmasına neden olur.
Cildin buruşmasına yol açar .
Kemiklerin kireçlenmesine neden olur.
Sigarayla ilgili şaşırtıcı bilgiler.
Kanser sigarayı, alkolü bırakarak, sağlıklı beslenme yanı sıra fiziksel aktiviteler ile birlikte %30 oranında önüne geçebiliyor.
Dünya’da neredeyse her 5 ölümden biri sigara yüzünden gerçekleşmekte.
İçilen her sigara insan hayatını ömrünü hemen hemen 11 dakika kadar kısaltıyor.
Dünya genelinde her gün ortalama araştırmalar sonucunda 15 milyar sigara tüketildiği kanıtlanmıştır.
Bir adet sigarada, yaklaşık olarak 4.800’ün üzerinde kimyasal madde bulunuyor ve bunların 69’unun kansere yol açtığı bilinmektedir.
Genel olarak Sigara içenlerin %70‘i sigarayı bırakabilmek,kurtulmak istiyor. Fakat ne yazikki kurtulmak kolay olmuyor.
Günlük 85.000 ortalama civarında genç sigaraya başlıyor ve bunlardan 22.000’den fazlasıda maalesef sigara bağımlısı oluyor.
Türkiye’de, Amerika’da ve Avrupa’da bunun yanı sıra bir çok ülkede ilginç bir şekilde 18 yaşında sigara içmek yasal olmasına rağmen 18 yaş altında sigara alabilmek yasal değildir.
Pasif içicilik ise her yıl Amerika da oldukça fazla 50.000’den fazla can alıyor.
Ayrıyeten pasif içiçilik hakkında bilgi verelim hemen.
Ayrıyeten pasif içiçilik hakkında bilgi verelim hemen.
Pasif içiçilik Nedir? Hakkında Bilgi.
İnsanların içmiş oldukları sigaradan çevreye yayılmış olan dumanın içerisinde yaklaşık 4000’den fazla kimyasal madde belirlenmiştir. Bu kimyasal maddelerin ararasından 40’dan daha fazla kanser yapıcı maddeler var olduğu bilinmektedir.
Özellikle de kapalı olan ortamlarda içilen bir adet sigaranın dumanına istemeden de olsa maruz kalmak, Bu en az sigara içmek kadar zarar verebilmektedir. Böyle bir şekilde sigara dumanına maruz kalınmasına pasif içicilik denir.
Yanmış olan bir sigaranın dumanıyla sigara içen bir kişinin soluğu yoluyla yayılan dumanın birleşimi çevresel sigara dumanı olarak adlandırılmıştır.
Pasif içiçilik te Kimler RİSK Altındadır?
Çevresel sigara dumanı tüm insanlar için zararlıdır. Fakat, anne ve karnındaki bebekler, küçük bebekler, çocuklar daha da büyük bir risk altındadır. Yani gelişmekte olan akciğer, beyin gibi organlar zarar görürler. 5 yaşın altındaki çocukların maalesef % 50, 67’si de en az bir erişkinin sigara içtiği evlerde yaşamaktadır.
Anne, bebek arasında hamilelik süreci boyunca sürekli bir kan dolaşımı ve bu yolla bir alışveriş işe vardır.
Sigara içen hamile kadınlarda bu dolaşım daha da değişir. Fakat uzun dönemde ne gibi sağlık sorunlarına yol açtığı henüz bilinmemekle beraber bazı çalışmalar hamilelikte sigara içmenin yarık damak-dudak gibi doğum anormal durumlara yol açtığını göstermiştir.
Sigara içen hamile kadınlarda bu dolaşım daha da değişir. Fakat uzun dönemde ne gibi sağlık sorunlarına yol açtığı henüz bilinmemekle beraber bazı çalışmalar hamilelikte sigara içmenin yarık damak-dudak gibi doğum anormal durumlara yol açtığını göstermiştir.
Sigara kullanan annelerin daha az sütü vardır bu bir gerçektir. Sigara içmeyen annelere göre ise düşük doğum oranı daha çoktur. Sigara içen anne çocuklarında “Ani Bebek Ölümü Sendromları”na daha sık rastlanır. Bu da 1-12 aylık bebeklerin en sık ölüm sebepleridir.
Her yaştaki çocukda Çevresel sigara dumanına maruz kalmak akciğer işlevlerini bozulmasına yol açar. Çocukluk dönemi astımlarının sıklığını ve şiddetini artırabilmektedir. Pasif içicilik; sinüzit, rinit, kistik fibrozis, kronik solunum problemleri rahatsızlıklarını artırır.
2 yaşın altındaki çocuklarda Çevresel sigara dumanı bronşit ve zatürre olasılığını maalesef artırır.
2 yaşın altındaki çocuklarda Çevresel sigara dumanı bronşit ve zatürre olasılığını maalesef artırır.
Bir günde yarım paket yada daha fazla sigara kullanan anne, babaların çocuklarının herhangi solunum yolu hastalığından hastaneye yatırma riski 2 kat daha fazla olduğu görülmüştür.
Peki Pasif Sigara içiçiliği Kansere yol açarmı?
Pasif içicilik sadece bir çocuğun gelişimine zarar vermekle kalmaz, bunun yanı sıra diğer kanser nedeni hava kirletici maddelerden 100 kat daha fazla kansere yol açma riski maalesef taşır. Çevresel sigara dumanı her yıl yaklaşık olarak 3000’den fazla sigara kullanmayan kişinin akciğer kanserinden ölümüne sebep olmaktadır.
Şayet siz sigara içiyorsanız, sigarayı kendizi alıştıra alıştıra zorda olsa bırakınız. Bu konuda hakkında yardıma ihtiyacınız olabilir profesyonel destek alınız sağlımızı içim şart. Evinizde sigara kullananlar varsa, onlardan bırakmasını isteyin ve yardımcı olunuz. Eğer bu mümkün değilse, sigara içen kişilerden ve evinize gelen ziyaretçilerden evin dışında sigara içmelerini için rica ediniz. Arabanızda sigara içilmesine müsade etmeyiniz. Çoluk çocuğunuzun okulunda ya da çevresinde sigara içilip içilmediğini kontrol ediniz. Denilecek ve alınabilecek önlemler de bu şekildedir.
Tarihte ilk olarak sigara karşıtı kampanyayı başlatan şahıs Aldolf Hitler‘dir.
Hatta bazı ülkelerde Apple (PC) bilgisayarların yanında sigara içmek cihazı servis garanti dışı bırakıyormuş.
Hindistananın Mumbai kentinde gün boyunca havayı solumak 100 tane sigara içmeye eş değermiş.
Yapılan araştırmalara göre Sigara tiryakileri genel olarak Pazartesi günleri sigarayı bırakma çabasında bulunuyor.
Sigara Nasıl Bırakılır ?
Sigarayı kendi kendine bırakma bırakanların bir çoğu kendilerini sigara bırakmaya ikna etmeyi başarmışlardır.
Klinikler : Altı yedi hafta sürecek seanslar, insanların neden sigara içtiği, sigara isteminin tedavi edilmesi, stres tedavisinin pratikleri ve kişisel olarak sigaradan bırakmaya sakınmaya ve uzak durmaya yardım etmek amacındadır.
Tıbbi tedavi : Sigara alışkanlığından bırakmak, kurtulmak ve sigara aramanın üstesinden gelmek için doktorun kullandığı bazı ilaçlar kullanılır.
Davranış yöntemleri : Sigaradan nefret etme veya kendini yönetme programlarını içerir.
Doktor önerileri : Sigaranın getirdiği tehlikeleri olabilecekleri anlatılır, uygun tedaviler düzenlenir.
Hipnoz : Psikoterapist yönetiminde uygulanmaktadır.
Akupunktur : Bu yöntem ise sigara kullanan kişide tütüne karşı tiksinti yaratabilir.
Klinikler : Altı yedi hafta sürecek seanslar, insanların neden sigara içtiği, sigara isteminin tedavi edilmesi, stres tedavisinin pratikleri ve kişisel olarak sigaradan bırakmaya sakınmaya ve uzak durmaya yardım etmek amacındadır.
Tıbbi tedavi : Sigara alışkanlığından bırakmak, kurtulmak ve sigara aramanın üstesinden gelmek için doktorun kullandığı bazı ilaçlar kullanılır.
Davranış yöntemleri : Sigaradan nefret etme veya kendini yönetme programlarını içerir.
Doktor önerileri : Sigaranın getirdiği tehlikeleri olabilecekleri anlatılır, uygun tedaviler düzenlenir.
Hipnoz : Psikoterapist yönetiminde uygulanmaktadır.
Akupunktur : Bu yöntem ise sigara kullanan kişide tütüne karşı tiksinti yaratabilir.
Sigaranın Bırakılmasında İlaç Tedavisi?
Nikotin tedavisi : Sigarayı kesin olarak bırakmaya karar vermiş olan kişilerde yardımcı yöntem bir nikotin tedavisidir. Böylelikle nikotin eksikliğine bağlı bazı eksiklik bulguları ortadan kaldırılmış olacaktır.
Şunuda belirtmekte fayda var Nikotin tedavisi mucize değildir başarı oranı ise % 40, 50 civarındadır.
Nikotin tedavisi sırasında kesinlikle sigara kullanılmaz.
Nikotin tedavisi kesinlikle doktor tarafından kontrollü olarak yürütülmelidir.
Nikotin bir ilaç olarak değişik şekillerde hazırlanmıştır. Cilde yapıştırılan bantlar ciklet, burun spreyi gibi uygulama biçimleri vardır. Halen ülkemizde cilde yapıştırılan bant şekli bulunmaktadır.
Nikotin tedavisi sırasında kesinlikle sigara kullanılmaz.
Nikotin tedavisi kesinlikle doktor tarafından kontrollü olarak yürütülmelidir.
Nikotin bir ilaç olarak değişik şekillerde hazırlanmıştır. Cilde yapıştırılan bantlar ciklet, burun spreyi gibi uygulama biçimleri vardır. Halen ülkemizde cilde yapıştırılan bant şekli bulunmaktadır.
Nikotin plasteri tedavisinde doz ayarlanması :
Nikotin plasteri tedavisine başlama dozu, kişinin içmekte olduğu günlük sigara miktarına göre ayarlanır. Başlanan doz, bir kaç haftalık sürelerle basamak tarzında azaltılarak sürdürülmektedir. Toplam uygulama ise 10 - 12 haftadır. Ülkemizde de mevcut nikotin plasteri uygulamasında, ilaç 24 saatte bir kullanılmaktadır. Gövde veya üst kolun ön yüzüne, tüysüz bir bölgeye yapıştırılır.
Nikotin Tedavisi Kimlerr Uygulanmaz Bakalım?
Şu şekilde, Hamileler, süt emziren anneler, çocuklar ve bazı sağlık sorunlarına sahip insanlara nikotin tedavisi kesinlikle uygulanmaz. Bu sağlık sorunlarından başlıcaları şunlardır; myokard enfarktüsü, Buerger hastalığı, diyabet, hipertroidi, duedonum ülseri ve kontakt dermatittir.
Nikotin tedavisi sırasında ortaya çıkabilecek yan etkiler?
Yan etkilerin aralıklığı, yapılan klinik çalışmalarda %1-2 oranında bulunmuştur. Bunlar ise; baş ağrısı, gribe benzeyen bulgular, hanımlarda sancılı ağrılı adet, bulantı, kusma, halsizlik, uykusuzluk, göğüs ağrısı, sıcaklık hissi, kramplar, kaşıntı, bandın yapıştırıldığı yerde alerjik reaksiyon gibi bulgulardır. Nikotin tedavisi sırasında başka ilaçlar kullanılıyorsa hekime bildirilmelidir. Nikotinin bunlarla etkileşimi olabilir.
Nikotin dışındaki ilaçlar ve antinikotin maddeler?
Nikotin gibi etkinliği olan clonidin veya antinikotin etkisi olan anabasinum, cystisinum gibi bazı maddelerle halen klinik çalışmalar yapılmaktadır. Henüz nikotin tedavisi kadar deneyim yoktur.
Sigarayı Bıraktıktan Sonra Neler Olur?
Yaklaşık 20 dakika sonra, kan basıncı ve nabız normal şekile döner, bunun yanı sıra el ve ayak dolaşımı düzelir.
8 saat geçtikten sonra, kan oksijen düzeyi normale döner, kalp krizi geçirme riski eskiye göre azalır.
24 saat sonra, vücut karbonmonksitten temizlenir arınır.
48 saat sonra, kandaki nikotin düzeyi azalır, tat ve koku duyu alma artar, peptik ülserli hastaların tedaviye verdikleri cevap artar.
72 saat sonra, hava yollarının gevşemesi sonucu nefes alıp verme okuma rahatlar, solunum yolları fonksiyon görmeye başladığı için sekresyon miktarıda artar, hava yolları artık kendi kendini temizlemeye çalışır.
Enerji düzeyi artar.
2-12 hafta sonra, tüm vücuttaki dolaşım düzelir, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riski azalır, yürürken yorulma ve tıkanma artık daha az görülür.
3-9 ay sonra, öksürük, kısa aralıklarla nefes alıp verme ve wheezing yani hırıltılı ya da ıslık sesli soluk alıp verme gibi solunum yolu problemleri düzelir, akciğer fonksiyonları yüzde 5-10 oranında artar.
12 ay sonra, koroner kalp hastalığı riski yaklaşık olarak yarı yarıya azalır.
12-36 ay sonra, mesane kanseri riski yüzde 50 azalır.
5 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski, yemek borusu ve ağız boşluğu kanserleri riski yüzde 50 azalır.
10-15 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski hiç içmeyenlerle aynı seviyeye iner, akciğer kanseri riski sigara içenlere göre yüzde 50 azalır.
8 saat geçtikten sonra, kan oksijen düzeyi normale döner, kalp krizi geçirme riski eskiye göre azalır.
24 saat sonra, vücut karbonmonksitten temizlenir arınır.
48 saat sonra, kandaki nikotin düzeyi azalır, tat ve koku duyu alma artar, peptik ülserli hastaların tedaviye verdikleri cevap artar.
72 saat sonra, hava yollarının gevşemesi sonucu nefes alıp verme okuma rahatlar, solunum yolları fonksiyon görmeye başladığı için sekresyon miktarıda artar, hava yolları artık kendi kendini temizlemeye çalışır.
Enerji düzeyi artar.
2-12 hafta sonra, tüm vücuttaki dolaşım düzelir, solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma riski azalır, yürürken yorulma ve tıkanma artık daha az görülür.
3-9 ay sonra, öksürük, kısa aralıklarla nefes alıp verme ve wheezing yani hırıltılı ya da ıslık sesli soluk alıp verme gibi solunum yolu problemleri düzelir, akciğer fonksiyonları yüzde 5-10 oranında artar.
12 ay sonra, koroner kalp hastalığı riski yaklaşık olarak yarı yarıya azalır.
12-36 ay sonra, mesane kanseri riski yüzde 50 azalır.
5 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski, yemek borusu ve ağız boşluğu kanserleri riski yüzde 50 azalır.
10-15 yıl sonra, kalp krizi geçirme riski hiç içmeyenlerle aynı seviyeye iner, akciğer kanseri riski sigara içenlere göre yüzde 50 azalır.
Sigara Hakkında Bilinmesi Gereken herşey 'Geniş Bilgi'
Reviewed by Ahat
on
Şubat 08, 2018
Rating:
Reviewed by Ahat
on
Şubat 08, 2018
Rating:

Hiç yorum yok: